Bu Blogda Ara

21 Mart 2016 Pazartesi

EDEN BULUR GÜZELİM, KALIR SANMA YANINA..

Hastayım, dün geceden uykusuzum ve sıfır enerjim var.. Buna rağmen sabah erkenden uyandım ve kendime söz verdim " Bu hafta çok güzel olacak " diye.. Hatta haftalık bir program bile yaptım kendime. Bu ara böyleyim. Kendime çizelge tutuyorum. Kimselere bulaşmayayım, zamanımı boşa harcamayayım, şu ahir ömrümün kısacık gençlik dönemlerini heba etmeyeyim diye her günümü kıymetli ve dolu dolu yaşama derdindeyim.

Sürekli yeni yeni şeyleri keşfediyorum, öğrenmeye çalışıyorum derken meditasyona merak saldım. Oldum olası böyle şeyler ile dalga geçen ben, birden bire yok efendim evrenin 7 gücü varmış,  çakralarımızı açmalıyız, bu böyle olmaz bence eşyalarımızı azaltmamız lazım, yatağımı kuzeye çevirmeliyim, okuduğum kitapları değiştirmeliyim diye çevremdeki herkesin kafasını ütüler oldum. Devamlı evrenin yasaları hakkında kitapları, blogları, makaleleri okuyup duruyorum. Birde ne okusam ne izlesem saf saf  hemen kanıp uygulama derdine düşüp, kendimle beraber etrafımdakileri de darlayıp duruyorum.

Bundan sonra herşey çok farklı olacak, bundan sonra daha mutlu olacağım, bundan sonra... bundan sonra... bundan sonra.... Her kurduğum on cümleden mutlaka bir tanesi -bundan sonra- ile başlar oldu hayatımda. Bünyeme pozitif enerji aşılayacağım diye Polyanna gibi bir şey oldum çıktım.Gel gör ki -bundan önce- yediğin hurmalar bundan sonrasını etkiliyor hayatında. İnsan istediği kadar -bundan sonra-   dolu, olumlu enerji göndersin evrene, -bundan önce-ler  bir tutuyor seni geçmişinden.. Hani böyle nasıl anlatsam; sanki birisi saçlarını, ellerine iki sıra dolamışta kafanı duvarlara sürte sürte "keşke" dolu günlerin olduğu odaya kapatıyorlar gibi hissediyorsun. Hani bazı anneler vardır, çocukları yaramazlık yapınca onu karanlık bir odaya kitlerler. Çocuk hatasıyla yüzleşsin, akıllansın mantığıyla. ( Ne saçma!) Heehh!! İşte buda o misal biraz.

Bazen öyle bir şey oluyor ki, sen gelecek adına güzel adımlar atarken attığın adımlarda karşına ansızın tokat gibi çarpıyor eski bir şeyler.. Bazen hatalar, bazen pişmanlıklar.. Tek bir söz, tek bir olay parçalıyor sizi. Ya da hiç duymak istemeyeceğiniz hatta hak etmediğiniz hakaretler işitiyor kulaklarınız.

Nasıl üzgünüm, nasıl enerjim düştü daha hafta başından.. Nasıl olur da bunlara layık görülürüm diye arkadaşıma ağlarken, birden ters yaptı resmen bana. Ben tasdiklenip onaylanmayı beklerken kullandığı tek cümle; "Eden bulur, sende yaptın zamanında aynısını ve bak şimdide sana başkaları yapıyor aynısını..." demek oldu..

Ya biliyorum haklı.. Ben -dili geçmiş zamanda o kadar çok saçmalık yaptım ki şimdi aynıları bir bir başıma gelince daha net anlıyorum hatalarımı. Başta o kadar kızdım, laf ettim falan ama haklılık paylarını düşününce daha çok üzüldüm, kızdım kendime.

Zannetmeyin ki ettiğiniz yanınıza kar kalıyor, dünün hesabı yarınlarınızda karşınıza çıkıyor. Ya aynısı geliyor başınıza ya da daha beteri ile baş etmek zorunda kalıyorsunuz. Eden buluyor. Hayat tarlasına ne ekerseniz yarın onu biçiyorsunuz.

Heeee.. Sanki bana yapmadılar mı aynısını. Yakmadılar mı canımı, üzmediler mi beni.. İhanete, yalana, kötülüklere uğramadım mı sanki ben.. Sayamayacağım kadar çok hemde.. Ama düzen belli olduğundan içim rahat. Ben nasıl çekiyorsam, onlarında bir şekilde bir yerlerinden fitil fitil geliyordur.. Gelmiyorsa da gelecektir. Yakındır! Ama benim derdim kendimle. Benim sorunum kendi hatalarımla. Yüzleşmem sadece kendi yanlışlarımla... Gerisi umurumda dahi değil..

Keşkesi az, yarınları pozitif enerji dolu günler dilerim.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder