Bu Blogda Ara

20 Şubat 2016 Cumartesi

Bu Cumartesi Gecesi Yağmur Var İstanbul'da..

Yastığıma sarılmış yatıyorum.. Saat geceden sabaha doğru uzanırken, 03.03ü gösteriyor saatler.. Tam o sırada camıma vuran yağmur sesleri ile kalktım yatağımdan. Yatağımın yanında duran gece lambasını açtım. Yarım kalan, bardakta soğumuş bitki çayım ve başucu kitaplarima takıldı gözüm. Sahi, kitap okuyordum ben en son. Uyuyakalmışım o sıra.. Pencereyi araladım hava yağmurlu, sokak tenha.. Tek bir ses yok dışarıda, yağmurun toprağa vurduğu sesler dışında..
Ne zaman yalnız kalsam böyle havalarda uzun uzun izlerim yağmurun eksenini.. İçimden bir şarkı seçer, kafamda mırıldanırım sözlerini.. Bu gece hiçbir şey gelmiyor içimden.. Saymaya çalışıyorum sayamıyorum toprağa kaç yağmur tanesi düştüğünü..
Karşı komşunun ışıkları yanıyor, bacası tütüyor evinde.. Şükrediyorum sonra, hem o evin bacası adına, hem kendi adıma. Yarım kalmış,bölünmüş  bir gece uykum dışında ne derdim var ki şu anda...
Kim bilir bu yağmur altında damı akan kaç ev var, sokakta kalan kaç insan, sığınacak bir delik dahi bulamayan kaç hayvan var acaba dışarıda.. Kimi titriyor üşüdüğünden, kiminin alnından yüzüne damlıyor yağmur taneleri.. Gecenin karanlığında kim bilir ne dertler var şu saate, şu havada..
Boğazım düğüm düğüm.. Yine yazmakta buldum çareyi..Bu cumartesi gecesi yağmur var İstanbul'da ve benim içimin sokakları ıslanıyor sanki..


Hiç yorum yok:

Yorum Gönder